tarih : 2017 Tuesday 19 Dec
şifre 41922

Aman Dikkat! Kudüs'ü Gerçekten Veriyoruz

İstanbulda gerçekleşen Islam İşbirliği Teşkilatı toplantısı, çok doğru bir adım, bizlere ümit verirken yapılan sonuç bildirisi asıl olarak Kudüs’ü kaybetmemizin ilanı gibi oldu.
Aran Haber Agency: Allah'ın Adıyla
İstanbulda gerçekleşen Islam İşbirliği Teşkilatı toplantısı, çok doğru bir adım, bizlere ümit verirken yapılan sonuç bildirisi asıl olarak Kudüs’ü kaybetmemizin ilanı gibi oldu.
ABD & İsrail buna AB dahil edersek, İstanbulda yapılan toplantı sonuçunda çıkan beyanı çoktan kabullenmişlerdi. Ne yazıkki Müslümanlar düşmanlarını hilesini ve taktiğini ya görmüyorlar yada kısa yoldan bu dosyayı kapatmak istiyorlar ve gizili pazarlık içindeler.
Derdimi açıklayım, neden hüzüne kaplıdım neden Kudüs’ü kaybettik ?
İşgalci Haydut, işgale başladığından bu yana uyguladığı yayılmacı politikasını hep aynı şekilde gerçekleştirdi. Sahip olmadığı ve olmaması gerekeninden daha fazlasını isteyerek, gasp ederek hakkı olmayan hisseleri aldı ve alıyor.
Nasıl mı yapıyor işgalci haydut ? Filistin benim hakkım diyor ve Filistinlerin evlerini ve topraklarını işgal ediyor. Biz ise, Hayır sen bu kadar yapamazsın diyoruz. ama aldıklarını da geri istemiyoruz.
Söyle düşünelim, hırsız bizim çocuğun cüzdanını çalıyor, görüyoruz, üstelikte yakalıyoruz ve ona “bu bizim cüzdanımız bir daha yapma ha ! ” diyoruz ama cüzdanımızı ondan geri almıyoruz. yani parada gidiyor, cüzdan da.
Daha sonra bu hırsız evimize dadanıyor ve evimizdeki eşyaları çalıyor ve odamızın birisinide işgal edip “bu oda benim” diyor. Çaldıkları eşyalarımızıda o odamıza koyuyor. Biz yine bu hayduta “yapamazsın ! Bu eşyalar da, bu oda da, bu ev de benim” diyoruz. Bağırıyoruz, çağırıyoruz ve sonunda içimizden gizlice birilerine sen şef olacaksın diyorlar. “tamam o o da sana kalsın ama bir daha yapma seni kınıyoruz” diyoruz.
Bu haydut, odalar ile kalmıyor, bu sefer salon, mutfak dereken bizi evden çıkartıyor ve kömürlüğe kadar indirimeyi hedefliyor, uygulamaya koyuyor. Biz ise, o, hayduta karşı yine hukuk çerçevesinde, Demokrasi çerçevesinde bunu yapmamasını söylüyoruz ve o hayduta diyoruz ki “biliyorsun mahrem odası, yatak odamız, bari onun doğu kısmını bize tanı” diyoruz !
Yahu be kardeşim, Bize demezler mi “sen bu haydutun nesi oluyorsun da evini peş-geç çekip sembolik olarak, nostaljik olarak yatak odanın doğu kısmını da sana tanımasını” istiyorsun? Haydut evine sahip çıkmış, zorla, zülümle, zorbalık ile seni sokaklara atmış üstelikte evin tüm ahalisine soy kırım uyguluyor, sen daha demokrasiden, haktan ve hukuktan bahsetiyorsun ! »
Demezler mi « Sizin beynininizi kimler yedi? Hangi akla hizmet ediyorsunuz ? Sokak atılman bir tarafa, haklı olduğunu söylemen için, ses çıkarman için izin mi istiyorsun !!! ve de kimden ? »
ABD,(ABD, BM sozcüsü Halley) Bu olay neticesinde ne diyor biliyorumusunuz ? « Müslümanlar bizi hiç şaşırtmadı, neticede kötü birşey olmadı !! » onların kötü dediği tavır, bizlerin yapması gereken altaki söylüyeceklerim.
Bu toplantıda alınacak kararlar laflada olsa en az şu olmalıydı.
1- ) İşgalcı ve haydut, katiyen bir devlet olmaz ve ilan bile etse tanınmaz. ilişkilerimizi kesebiliyor muyuz?
2-) İşgalcı haydut, İşgal ettiği topraklardan hemen çıkmalı, çaldıklarını, mekan ve toprakları sahiplerine en kısa zamanda geri vermeli. Yoksa olacaklardan biz sorumlu değiliz.
3-) Eğer Filistinde yaşamak istiyorsa, insan gibi hareket etmek zorundadır. Hırsızlık ve zorbalık yaptığı anda en ağır cezaya çaptırılacaktır.
Şimdi bu yazımı okuyanlar, hayal dünyasında yaşadığımı söylüyecekler ve ek olarak bizlerin acizliğini, bölünmüşlüğün, satılmışlığını, biri birimize karşı ne kadar acımasız olduğumuzu söylüyecekler. Haydutun da ne kadar güçlü olduğunu ve şeytanı olduğunu söylüyecekler.
Eğer bunu söylüyorsak, Biz çoktan Kudüsten, Kabeden ve Allahın Dini İslamdan vaz geçmiş ve bu değerlerin hepsini kaybetmişiz. Hal bu olunca, haydutların, canilerin ne yapmasını bekliyoruz ? Bize acımasını, yemek yapıpta üzerine bize para vermesinimi ?
Daha TV kanalarında akılı geçinen bazı enteller işin daha ırkçılık, mezhepçilik vede demokrasi yalanı formatı içinde boğulup, Bu canilere, haydutlara ve işgalcilere ya bilerek yada bilmeyerek yaptıklarına destek çıkmakta. Çünkü onlar, Kudüsü, Kabeyi, dini İslamı çoktan kaybetmişler. çünkü onların dertleri o değil ! dertleri mideleri, cepleri ve popülariteleri. « ümmetin kavramını bilmek değil ruhen yaşamak gerek »
Özet olarak, Bizler Kendimizi, kendi formatımızda fabrika ayarı yapıp, kalıplarımızla düşünmez isek, sorunlarımıza kendi kalıplarımız içinde çözüm aramaz isek, çıkış anahtarını kendi özümüzde aramaz isek, bunu yerine onların kuraları ile, onların terminolojileri ile, onları kalıpları ile, onların oyunları « matris » ile kendimize yol çizersek, kudüse katiyen sahip çıkmadığımız gibi kendi varlığımızada sahip çıkmayız, üstüne üstelik bu, elimizdeki bulgurdanda çoktan olmuşsuz demektir ki zaten görüne köy ise ortada, kılavuza gerek yok.
Tutuğumuz yol, bizi onların istediklerine götürüyor hemde bizlere sıkıntı çektirerek. o zaman kendi terminolojimizden bakalım, ve bu işi çözelim, Bizlerde bir laf vardır « SOZDEN ANLMAYANIN HAKKI KOTEKTIR » iste bu haydutun anladığı dil.
Netice, Istanbul’da yapılan hamle doğrudur. fakat çözümü, dünya müslümanlarını kendi içlerinde Mezhep, irk tartışmasına girmeden, gerçekleri gördükleri halde « yok onlar zaten pers / shia yayılmacılığı yapıyordu » diyerek oyun kuranların ekmeğine yağ sürmeden, Shiası, Sunnisi ile Arabi, Türkü, Kürdü..ile Ümmet olma mücadelesi verirlerse, Sözden anlamayana hayduta gerçek ders verilir. Bu arada Rusyanın dost olması saygılıdır, ama unutmayınki onunda düşünce mantığı ABD ile aynıdır.
Mustafa Kemal TASPINAR
15 Aralık 2017
Mustafa K. Taşpınar
  • yazılmış
  • ...de 2017 Tuesday 19 Dec
  • tarafından مدير سايت Aran News
N: tr-tr,Keyword_Content