Rusya eski başbakanı Yevgeniy Primakov, Türkiye'nin son yıllarda artan vizyonuna övgüler dizdi
Rusıya Servisi/Aran Agentliyi
Arannews(Türkçe servisi) Rusya eski başbakanı Yevgeniy Primakov, Türkiye'nin son yıllarda artan vizyonuna övgüler dizdi.
Rusya Eski Başbakanı Yevgeniy Primakov, Türkiye'nin günden güne bölgesel bir devlet haline geldiğini ve bunun Türkiye'nin yeni niteliği olduğunu belirterek, bu yeni rolün, iki ülke ilişkilerinin sağlamlaştırılmasında da önemli rol oynadığına işaret etti.
"Rusyasız Dünya" isimli kitabı Türkçe'ye çevrilen Primakov, Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nun (TUSKON) konuğu olarak İstanbul'a geldi.
Primakov, onuruna düzenlenen kokteylde yaptığı konuşmada, soğuk savaş sonrasında ABD'nin kendisine tehdit olarak gördüğü her şeye karşı başka hiç bir güç odağına bakmadan hareket edebileceği tek kutuplu dünyanın kurulduğu görüşünün yaygınlık kazandığını anlattı.
Bugün dünyanın çok kutupluluğa doğru gittiğini, Irak'taki olayların ABD için başarısızlıkla sonuçlandığını ve Irak'ta kaosun hakim olduğunu söyleyen Primakov, "Şu anda bu resmen bir savaştır. Bu hem derine iniyor hem de genişliyor. Saddam zamanında İran'la ilgili karşılıklı bir denge vardı. Orta Doğu'da belli bir istikrar mevcuttu. ABD'liler böyle bir tablo ile karşı karşıya geldiler. ABD, Irak'tan çekilirse Irak'ta istikrar hiç olmayacaktır. Bu, tek kutuplu dünyanın sonu oluyor" diye konuştu.
Barack Obama'nın ABD başkanlığını üstlenmesinin ardından ABD'nin lider rolünden vazgeçmemekle birlikte, isteklerine tek başına kavuşamayacağını da gördüğünü söyleyen Primakov, Rusya'nın da ABD ile yakınlaşma içinde olduğunu, Obama'nın başlattığı hareketi desteklediklerini kaydetti.
Primakov, Türkiye ile Rusya arasında ilişkilerin çok olumlu olduğunu vurgulayarak, kriz öncesi yaklaşık 35 milyor dolar olan dış ticaretin kriz döneminde üçte bir oranında azaldığını, bu sene yeniden artışa geçtiğini belirtti. Primakov, Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in Türkiye ziyareti sırasında dile getirilen 5 yılda 100 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşma hedefinin zorlu, ancak ulaşılması gereken bir hedef olduğunu söyledi.
Türkiye ile Rusya arasında nükleer santral konusundaki işbirliğine de değinen Primakov, kurulacak santralin 20 milyar doları aşkın çok büyük bir proje olduğunu, bu projenin ilişkilere ivme kazandıracağını ifade etti. Primakov, enerji, müteahhitlik, turizm alanlarındaki işbirliklerine de değinerek, "Türkiye günden güne bölgesel bir devlet olmaktadır. Bu, Türkiye'nin yeni niteliği. Günden güne uluslararası ilişkilerde daha olumlu rol oynuyor. Bu, ilişkilerimizin sağlamlaştırılmasında da önemli rol oynamaktadır" diye konuştu.
Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Primakov, dünyadaki bölgeselleşme ve doların rezerv para olmaktan çıkma ihtimaline ilişkin değerlendirmesinde, "Dünya finans sisteminde bazı bölgesel rezerv paralar ortaya çıkabilir, ancak bu yakın zamanda olmayacaktır. Öte yandan avro da çökmeyecek. Euro bölgesinden devlet çıkışı olmayacak. AB'den devletler çıkmayacaktır. Alınan önlemler yeterlidir ve domino etkisinin hayata geçmesine yol açmayacaktır" ifadelerini kullandı.
Primakov, Türkiye ve Brezilya'nın İran'la ilgili olarak başlattıkları inisiyatife ilişkin bir soru üzerine, Rusya'nın bu inisiyatifi desteklediğini, ancak İran tarafında belirsizlikler bulunduğunu söyledi. Primakov, iki ülkenin girişiminin çok kutuplu dünyanın oluşturulmasına büyük bir katkı sunduğunu kaydetti.
Türkiye'nin aktif dış politikası konusunda da olumlu görüşlerini dile getiren Primakov, İsrail'in yardım gemilerine saldırması sonucu hayatını kaybedenlerin, İsrail'in Gazze üzerindeki ablukasını gevşetmek zorunda kalmasına katkıda bulunmuş olduklarını belirtti. Primakov, Türkiye ile stratejik ortaklık ilişkisini daha da ilerletmek istediklerini belirtti.
Primakov, iki ülke arasındaki dış ticarette Rusya lehine yaşanan dengesizliğe ilişkin olarak, aradaki farkın büyük bir kısmının valiz ticareti, Rusya'dan Türkiye'ye gelen turistler ve Rusya'da çalışanların para transferleri ile kapatıldığını söyledi.
Türkiye'nin ABD ile müttefiklik ilişkisinin bozulması durumunda kimi seçeceklerine ilişkin bir soru üzerine Primakov, "ABD ve Türkiye arasında farklılık var. Türkiye bizim komşumuz, Türkiye ile silah sayısının azalt ılması gibi konularda bir anlaşmazlığımız yok ve Türkiye en güçlü devlet rolü oynamak istemiyor. Soğuk savaş döneminde bir taraf kazanırken diğer tarafın mutlaka kaybettiği 'zero sum' oyunu oynuyorduk. Bu oyundan vazgeçtik. Bizim için tek bir seçim vardır. Aynı anda hem Türkiye hem ABD" şeklinde konuştu.
TUSKON Başkanı Rızanur Meral ise Rusya ile ilişkilere özel önem verdiklerini belirterek, bu ilişkilerin ekonomik ve siyasal düzeyin ötesinde kültürel boyutta ve halklar arasında da güçlendirilmesinin önemine işaret etti.
Meral, Primakov'un, çok kutupluluğa giden dünyada Rusya'nın siyasal istikrarı ile bir merkez olma yolunda ilerlediğini ve bunun göz ardı edilemeyeceğini belirterek, "Rusyasız Dünya" kitabının, günümüz jeopolitiğ inde Rusya'nın neden vazgeçilmez olduğunu gösterdiğini kaydetti.