ABD'nin vermek istediği kanlı madalyayı reddederek töreni terk eden şerefli Türk Albay'ın isminin Orkun Özeller olduğu öğrenildi.
Aran Haber Agency: Türk Özel Kuvvetler subayının, İncirlik'te ABD'li albayın sunduğu kirli madalyayı reddetmesi, Türkiye’nin tarihinde bir ilk olması açısından da önem taşıyor. Haberin Türkiye medyasında günlük politik oyunlar kadar gündem oluşturmaması ise esef ve hayretle karşılandı.
Başka bir ülkede olması halinde kendi ülkesinin yetkilileri tarafından takdir ve madalyaya boğulacak olan şerefli Türk subayına Türkiye Genel Kurmayından ödül verilmesi ve terfi edilmesi bekleniyor.
İncirlik Üssü'ndeki IŞİD'e Karşı Mücadele Birimi'nde görevli Özel Kuvvetler mensubu Türk albay, ABD'li subayın sunduğu madalyayı reddetti.
İncirlik Üssü'ndeki madalya töreninde ABD'lilerin takmak istediği madalyayı reddederek töreni terk eden Özel Kuvvetler mensubu subayın ismine ulaşıldı. Kahraman subayın Albay Orkun Özeller olduğu öğrenildi. Güneydoğu'daki hendek operasyonlarında PKK'ya ağır darbe indiren önemli komutanlardan olan ve Fırat Kalkanı'nda harekâtlar yöneten Albay Özeller'in adı Yüzbaşı rütbesindeyken Kosova'da da gündeme gelmişti. Yeni Şafak'ın aktardığına göre Kosova Barış Gücü Türk Taburu’nda görev yaptığı sırada Özeller'in baş aktörü olduğu olay şöyle gelişti:
"Yıl 2003... Süleymaniye’de 11 Türk askerinin ABD'lilerce gözaltına alınmasının yankıları sürerken 2003'te Kosova Prizen’de 4 Alman askeri bir Türk subayına saldırmıştı. Gece yaşanan olayda Alman askerleri, şehir merkezindeki Şadırvan Köprüsü'nden geçen Türk subayı Özeller’i sorgulamak istedi. Silahını zorla almak ve kendisini arabaya bindirmek isteyen Alman askerlerine karşı çıkarak onlarla kavga eden Özeller'e kısa süre sonra Prizren halkı sahip çıktı. Yüzbaşı Özeller ile Kosovalılar, Alman askerlerini Prizren sokaklarında kovaladı. 4 Alman askeri sonunda kiliseye sığınmak zorunda kaldı."
ABD Komutanlığı tarafından, gösterdiği "üstün başarıları"ndan ötürü bir Türk subayına madalya ve berat takdimi için veda ve madalya töreni düzenlendi. Alanında en üst ikinci düzeyde olan madalyayı, ‘Doğal Kararlılık Harekâtı Komutanlığı’ adına ABD’li Albay Kevin Leahy, Türk subaya takıp beratı takdim etti. Ardından Türk subayı tören usulünce konuşmaya başladı. Türk subayın, konuşmasının son bölümündeki sözleri ise bir anda salonda buz gibi bir havanın esmesine neden oldu. Ağar’ın paylaşımına göre, Türk subayı şunları söyledi: “Sizleri yaralamak ve üzmek istemem. Fakat bu madalyayı kabul etmem mümkün değildir. Çünkü bu madalyayı verenler, benim düşmanım olan YPG ile işbirliği içindedir. Onurum bu madalyayı kabul etmeme müsaade etmemektedir.” Türk subayı konuşmasını tamamladıktan sonra kendisine verilmiş olan madalya ve beratı iade etti. Törene katılanlar bu tutum karşısında sessizliğe büründü. Türk subayı madalya ve beratı masaya bıraktıktan sonra salondan ayrıldı. Türk subaya bu davranışı sonrası Türkiye’nin birçok askeri birliğinden de tebrik mesajları yağdığı öğrenildi.
Güvenlik uzmanı, eski subay Abdullah Ağar, İncirlik Üssü'nde dün yaşanan çarpıcı olayı şöyle anlattı:
"Yer: İncirlik Üssü
DEAŞ'la Mücadele Koalisyon Karargahı
Tarih: 10 Mayıs 2017
Akşam vakitleri, 19.00 gibi...
Sizlere, İncirlik'te bir olaya şahit olan bazı arkadaşların anlattığını aktarmak istiyorum.
Bu olay, 10 Mayıs 2017'de yani dün, İncirlik'te DEAŞ'la Mücadele Koalisyon Karargahında yaşanmış.
Koalisyon karargahında bir veda ve madalya töreni yapılıyor. Bu törende gösterdiği üstün başarılardan dolayı "Bir Türk Subayına", ABD Komutanlığı tarafından madalya ve beratı takdim edilecek. Bu madalyayı "Doğal Kararlılık Harekatı Komutanlığı" adına takacak olan isim ise ABD'li Albay Kevin Leahy...
Madalya; sahasında verilen en üst ikinci büyük madalya. Yani kıymeti çok büyük.
ABD'li Albay Kevin Leahy tarafından Türk Subayına madalya takılıyor, beratı taktim ediliyor.
Bundan sonra kendisine madalya verilen Türk Subayı usul gereği bir konuşma yapıyor.
Önce kısa bir değerlendirmede bulunuyor.
"Türkiye olarak güzel işler başardığımızı düşünüyorum. Bunların en önemlisi de El-Bab operasyonu sırasında hiç sivil kayıp ve dost ateşi ile vurulma olayının olmamasıdır. Oysa haritaya baktığınızda Suriye ve Irak'ta bu tür zayiatlar yaşanmaktadır. Bu da 'bizim' ne kadar başarılı olduğumuzu gösterir."
Sonra Türk Subayı şu şekilde sözlerini tamamlıyor:
"Diğer bir konu...
Sizleri yaralamak ve üzmek istemem.
Fakat bu madalyayı kabul etmem mümkün değildir.
Çünkü bu madalyayı verenler benim düşmanım olan YPG ile işbirliği içindedir. "ONURUM" bu madalyayı kabul etmeme müsaade etmemektedir."
Bu cümleleri kuran Türk Subayı, hemen sonrasında kendisine tevdi edilen madalya ve beratı geri verir.
Buz gibi olur, her yer.
Kimseden tek bir kelime dahi çıkmaz.
Ve Türk Subayı öylece töreni terk eder.
Çıkar gider."