tarih : 2018 Tuesday 16 Jan
şifre 42124

Bakan Kurtulmuş'a Ayasofya sorusu: Açılacak mı?

Medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya gelen Kurtulmuş, toplantının soru cevap bölümünde, bir gazetecinin "Gündeminizde veya hükümetin gündeminde Ayasofya'nın cami olarak açılması konusu var mı?" sorusu üzerine Kurtulmuş, Ayasofya meselesinin bir siyaset meselesi, dengesi olduğunu ifade etti.
Aran Haber Agency:  Ayasofya'nın o bilinen muhteşem şaheserden ibaret olmadığına vurgu yapan Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ayasofya'nın etrafındaki maalesef bir külliye Ayasofya ve bu külliye bugün fonksiyonlarını göremiyor. Mesela imarethane var, Ayasofya'da imarethane var, muvakkithane var. Malum Müslümanlık'ta namazdır, oruçtur, cumadır, hepsi vakitle ilgili. Ayları ve günleri, günün vakitlerini nasıl tespit edeceğiz, bunun tespit edildiği yer muvakkithane. Mesela muvakkithanenin tekrar eski özelliğine kavuşturulması. Şu anda imarethanenin gerçekten fakir-fukaraya İstanbul ahalisine günde diyelim 5 bin-10 bin kişiye yemek verebilecek bir imarethane haline dönüştürülmesi. Bununla ilgili Ayasofya Vakfı var, bu vakıf canlandırılabilir."
Müze haliyle dahi Ayasofya'nın içerisinde İslami kimliğin ortaya konulabileceği çalışmalar yapılabileceğini belirten Kurtulmuş, "Dolayısıyla Ayasofya da bizim kültürel olarak şu haliyle dahi sahip çıkamadığımız, yeterince değerlendiremediğimiz önemli abidevi bir eserdir. Çok şükür orada da restorasyon ağır, ama iyi gidiyor. İçindeki restorasyon çok uzun yıllardır devam ediyor." ifadesini kullandı.
ARKEOLOJİK KAZILARA ÖZEL SEKTÖR DESTEĞİ
Kurtulmuş, özel sektörün arkeolojik kazılara desteği ve Göbeklitepe'deki son durumun ne olduğu yönündeki soru üzerine de Kültür ve Turizm Bakanlığının prestijli ama yoksul bir bakanlık olduğunu belirtti.
Kısıtlı imkanlar içinde çalıştıklarını ve en çok para harcanacak alanlardan birinin arkeolojik kazılar olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle konuştu: 
"Bizim en büyük problemlerimizden birisi şu, gittiğimizde, gördüğümüzde içimiz sızlıyor, böyle göz göre göre çalınmış geçtiğimiz on yıllar boyunca. Bunlar maalesef çoğu etrafında basit tel örgüler bile ayrılmadan, köyün içerisinde ya da mezranın ortasında kalmış yerler, gelen götürmüş, giden götürmüş. Bunu da çok açık, yani hiç lafımı gizlemeden söylemek istiyorum. Ben bu anlamda tarihi eser kaçakçılığının bazı ülkelerin kendi kültürel siyasetlerinin bir parçası olarak kullanıldığına inanıyorum. Eğer bu kaçakçılara göz yummasalardı, yani göz yummaktan kastım nedir? Bugün batının en büyük müzelerinde bakıyorsunuz Anadolu'dan kaçırılmış olan fevkalade büyük önemli eserler var. Eğer göz yummasalardı, herhalde bu tarihi eser kaçakçıları da bir pazar bulamayacaklardı. Şimdi korkarım ki Suriye'den, Irak'tan kaçırılan çok sayıda eser birkaç sene sonra yine batının önemli müzelerinde sergilenmeye başlanacak."
Bakan Kurtulmuş, dolayısıyla en ufak bir kaçağa göz yumulmayacak bir model kurmak zorunda olduklarını ifade etti.
Kültür sanatta şu anda muazzam bir teşvik olduğuna işaret eden Kurtulmuş, şu görüşlere yer verdi:
"Yani herhangi bir kültür projesine sponsor olan kuruluşumuz, harcadığı paranın tamamını gider olarak yazabilir. Bizim özel sektörümüzün de bu anlamda kültür sanat faaliyetlerine destek olmak, öncü olmak gibi yeni yeni başlayan bir ilgisi var. Bu ilgiyi artırmak bakımından belki bazı yerler burayı alın, yapın, ortaya çıkarın, işletin şeklinde bir model. İyi bir model kurarak, devletin Müzeler Genel Müdürlüğümüzün, üniversitelerimizin ilgili bölümlerinin kontrolünün yüzde 100 sağlandığı bir ortamda bu şekilde özel sektörün kullanımına açılabilir, bizim diyelim 30 senede yaptığımızı özel sektör üç yılda, dört yılda, beş yılda yapabilir. Böyle bir model üzerinde şu anda düşünce olarak, fikir olarak bunu geliştirmeye çalışıyoruz."
Kurtulmuş, Göbeklitepe'de çalışmaların devam ettiğini, nisan ayında ziyarete açılmasının planlandığını belirtti.
TOPKAPI SARAYI PROJESİ
Bakanlığın en önemli faaliyetlerinden birinin Topkapı Sarayı olduğunu, şu anda 27 ayrı restorasyon çalışması bulunduğuna işaret eden Kurtulmuş, "Topkapı Sarayı'nda restorasyon çalışmaları son derece titizlikle devam ediyor ve inşallah kısa süre içerisinde bitirildiğinde muazzam bir alan ortaya çıkacak. Yine Topkapı'yla ilgili ciddi bir projemiz de, eğer yapabilirsek, yani bugün başlasak belki 10 sene sürecek olan bir şeydir; Sur-i Sultani etrafındaki bütün alanları almak, hatta Fransız Hapishanesi'nden Yeşilay'ın bulunduğu Sepetçiler Kasrı'na kadar olan alanın tamamının trafiksizleştirilerek Topkapı Sarayının orası mücavir alandır, Topkapı Sarayı alanı haline getirerek orayı bir tamamıyla Osmanlı kültür sanat alanı haline dönüştürmek." dedi.
  • yazılmış
  • ...de 2018 Tuesday 16 Jan
  • tarafından مدير سايت Aran News
N: tr-tr,Keyword_Content