Din Görevlileri Birliği Derneği, anlamlı bir panele imza attı. ‘İslam’da İttifak Ahlakı ve Erbakan’ temalı panelde, İslam’da ittifak anlayışının nasıl olması konusunda bilgi alışverişinde bulunuldu.
Aran Haber Agency: Panelde konuşan Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk, İslam’da ittifaka önem verilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Önemli olan Allah’ın belirlediği düzende ittifak kurmaktır. Önemli olan İslam’da ittifaktır. Burada ittifakın bir anlamı yok. Bu dünyadaki ittifak burada kalıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye Diyanet Vakfı Konferans Salonu’nda gerçekleşen programda konuşan Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk, Peygamber Efendimiz’in güzel ahlakından kesitler anlatarak konuşmasına başladı. Asiltürk, “İslam’da ittifak anlayışını anlarsak kardeşliğimizi hissederiz. Uymazsak tam tersi olur. İslam’da ittifak, ticaret ve siyaset üzerinden birçok konu üzerinde yapılıyor. Önemli olan Allah’ın belirlediği düzende ittifak kurmaktır. Önemli olan İslam’da ittifaktır. Burada ittifakın bir anlamı yok. Bu dünyadaki ittifak burada kalıyor” ifadelerini kullandı.
İTTİFAK MÜMİNLER ARASINDA YAPILIR
Asiltürk, İslam’da ittifaka çok önem verilmesi gerektiğinin altını çizerek, konuşmasına şöyle devam etti: “İttifakın müminler arasında yapıldığını bilmeliyiz. Birinin kusurunu gördüğümüzde adabına göre uyarmalıyız. Tatlı dille, güler yüzle nefret ettirmeden söylememiz gerekiyor. Toplumda maalesef bu durum kalmadı. Herkes artık birbirine küfür ediyor. Mal üzerinde ittifak olmaz. Refah seviyesini artırarak ittifak yapılamaz. Hepimizin İslam’a teslim olmamız lazım. Hepimiz buna uymalıyız. İslam’ı bir o yana bir bu tarafa çekemeyiz. İslam ile Allah’ın mükemmel bir düzen getirdi bize. Başka kurtuluş yoktur” diye uyardı.
İTTİFAK AHLAKINI BİLMELİYİZ
Prof. Dr. Burhanettin Can, yaptığı konuşmada, “Bölgemizde birçok proje çarpışıyor. Bunların en önemlisi Büyük İsrail Projesi’dir. Bunlara karşı temkinli olmamız lazım. Bu nedenle yürütülen projeleri bilmemiz lazım. İttifak ahlakını bilmemiz lazım. Biz nasıl bir dünya istiyoruz. Bizim bu konu üzerinde durmamız gerekiyor. İslam’da ittifak anlayışını ahlak üzerinde ele almamız lazım. Bunun zincirlerinden bir tanesi de adalettir. Bizim için olmazsa olmaz. Allah’a karşı kulluk görevini ifa etmediğimiz sürece bir anlamı yoktur” ifadelerini kullandı.
ÜMMETTİN BİRLİĞİ SAĞLANMALI
Din Görevlileri Birliği Derneği Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım, Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın İslam ülkelerinin birlikte hareket etmesi için büyük mücadele verdiğinin altını çizerek, “Erbakan Hocamız bu mücadelenin bir parçası olarak ümmete İslamsız saadet olmayacağını, şuursuz Müslümanlık olmayacağını ve cihadın en önemli görev olduğunu hatırlatmıştır. İslam’ın fert, cemaat ve düzen bazında yaşanması gerektiğini hatırlatmıştır. Müslümanların bölünmüşlüğünün yeryüzünü imar ve ıslah etme görevine, hak-hakikat ve adalet mücadelesine en büyük zararı verdiğini fark etmiş ve hayatı boyunca siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda ümmetin birlik ve ittifakını savunmuştur. Parçalanmış bir coğrafyanın umudu olmuş, İslam Birliği ufkunu Müslümanlara hediye etmiştir” diye konuştu.
BATILDA İTTİFAK OLMAZ
Yıldırım, İslam’da ittifak ahlakının konuşulması gerektiğine dikkat çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Batılda ittifak olmaz. Batıl üzerinde ittifak yapmak Müslümanları kurtarmaz. Baskı ve düşmanlıklara usulünce sabır gösteremeyen bazı Müslümanlar ifrat ve tefrite gitme durumunda kalırlar. İfrat; dinde olmayan bir hükmü daha iyisini yapacağım zannı ile aşırıya giderek dine eklemeye denir. Tefrit ise tedbir alacağım zannı ile veya bir menfaat karşılığında veyahut da daha iyisini yapacağım zannıyla dinde sabit olan bir hükmü tehir etmeye veya terk etmeye denir. Ya ben bunu şimdilik yapmıyorum diyor ya da tamamen bu çağda böyle bir hüküm uygulanamaz diyor. Mesela bu çağda faizsiz bir ekonomi olmaz diyor. Baskı ve zulümler karşısında takip edilecek yol; orta yoldur. İfrat ve tefrite kayma değildir. Erbakan Hocamız ‘Kim İslam’a bir şey eklemeye kalkarsa eklediği ile baş başa kalır. Kim de İslam’dan bir şey çıkarmaya kalkarsa kendisi de onunla beraber çıkar gider’ diyordu.”
ORTA YOL İSLAM BİRLİĞİ’DİR
Cehalet, ırkçılık, mezhepçilik ve terörün tefrikanın zehirli meyveleri olduğunu söyleyen Yıldırım, “Bunlar ilim, kardeşlik, orta yol ve İslam Birliği ilaçları ile tedavi edilmelidir. İslam’da ittifak etmenin esasları şunlardır: İslam ümmetinin birliği grup, cemaat, ırk, mezhep ve partilerin kendi içindeki birlikteliğinden daha üstün ve önemsenmesi gereken bir birlikteliktir. Şöyle söylüyoruz: İslam’da ırk var, ırkçılık yok. İslam’da mezhep var, mezhepçilik yok. İslam’da tarikat, cemaat var, cemaatçilik yok. İslam’da parti var, particilik yok. Kıblemize dönen ve açıkça şirk koşmayanlara, Müslüman olduğunu söyleyenlere din kardeşimiz gözüyle bakmalıyız. Yüzde yüz bir delil olmadıkça hiçbir Müslüman’a kafir ya da münafık damgası vurulamaz. Hatalar uygun bir dille söylenir, nasihat edilir ancak hiçbir Müslüman’a hatalarından dolayı düşman olunmaz” değerlendirmesinde bulundu.
İHTİLAFLARIN ÜZERİNE GİTMELİYİZ
Prof. Dr. Cemil Hakyemez, İslam’da ittifakın önemine vurgu yaparak, “İslam’da neden ittifak olmuyor? Neden ihtilaflar çıkıyor? Tarihte ittifaklar çok ancak ihtilaflar öne çıkıyor. Gerçeklerimizle yüzleşmediğimiz sürece biz ittifaka eremeyiz. İhtilaf meseleler üzerinde yapılan çalışmalar yetersiz kalıyor. Çünkü başkaları bizim ihtilaflarımız üzerinde çalışıyor. Onlar bizim sorunlarımızı kaşıyor. Bunun için bizim bir an önce kendi ihtilaflarımız üzerinde çalışmamız lazım. İhtilafların öne çıktığı dönemlerde İslam dünyası hep baskı olduğu dönemle olması dikkat çekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
MÜSLÜMAN İTTİFAK ANLAYIŞINI BİLMELİ
Dr. Harun Bekiroğlu, Milli Görüş’ün ıslah ve davet ideolojisi olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: “Islah ve davet yan yana gelince iki nokta önem çıkıyor. Islah ve davet kelimesinde bir ülke içinde isyana karşı olduğu anlamına geliyor. Birincisi İslam ülkeleri içinde iç çatışmayı tekfir etmemek gerekir. İki Müslüman grubunun çatışması durumda kurumsal bir müessesenin olmaması gerektiği anlamına geliyor. Müslüman ittifak anlayışını iyi bilmemiz gerekiyor. Irkçık ve ayrımlara karşı temkinli olmamız lazım.”
MÜSLÜMANLAR ARASINDA DİYALOG BİTMİŞTİR
Dr. Halil İbrahim Kutluay, Müslümanlar arasında diyaloğun kalmadığına dikkat çekerek, “Müslümanlar arasında samimiyet bitmiştir. İslam ülkeleri arasında sıcak bir diyalog ve işbirliğinin olmaması ayağa kalkmasında engel olmuştur. İslam ülkelerinde oluk oluk kan akmasına neden oldu. Müslümanlar arasında görüş birliğine ve ittifaka ihtiyaç vardır. İttifak, gönül birliğidir. İttifak, fertler arasında, devletler aralarında yapılmaktadır. İttifakta her konumuz Kur’an-ı Kerim ve Peygamber Efendimiz’in sünnetleridir. İslam’ın güncellemeye ihtiyacı yoktur. Güncellenmesi gereken, bizim hayatımızdır” diye konuştu.
İSLAM’DA ORTA YOLU BULMAK LAZIM
Prof. Dr. Zekeriya Güler, vahdet ve ittifaka değinerek şunları kaydetti: “İslam’da önemli olan orta yolun bulunması gerekiyor. Fanatizmden kaçınmamız gerekiyor tabii. Peygamber Efendimiz’den bu konuda önemli uyarılar var. Orta yol üzerinde kenetleşirsek hedefe ulaşmamızın daha kolay olacağını belirtiyor. Halifelerimiz de bu yoldan gitmişlerdir. Hepsi orta yolda birleşmiştir. Önemli liderler bu yolda birleştiler.”