tarih : 2018 Monday 02 Jul
şifre 43272

Ali Haydar Haksal-Yorum

Türkiye’de İslâmcılığın Sonu mu?

İslâm’ın değil, İslâmcılığın bir başka deyişle siyasal İslâm’ın sonu mu diye bir sorudur bu.
Aran Haber Agency:   Müslümanların İslâmî duyarlık ile siyasa yapmasından öteden beri bir rahatsızlık var. Açıkçası Müslümanların siyasa yapmasına uzun yıllar izin ve fırsat verilmedi. İslâmî bilinç ile siyasal faaliyetler başlayınca ister istemez tutumlar değişti. Bunu Türkiye özelinden çok rahat olarak görebiliyoruz.
İslâmî bilinçli sanat, edebiyat ve düşünce geleneğinin yaşadıkları, acıları çok daha büyük. Bunları dönem dönem dile getiriyoruz. Eserlerimizde de bu konular yoğun olarak ele alındı.
Siyasal düzlemde bakarsak durum çok daha belirginleşiyor. DP’de ezanın aslına uygun okunmasıyla başlayan keskin bir süreç var. Ne çok acılar yaşandı. Tahammülsüzlük. Kaldı ki DP’nin doğrudan İslâmî bir bütünlük içindeki bir yaklaşımı değildi bu çıkışı. Sadece bir başlangıç.
Müslümanların yakın zamanda tartışma konusu yaptığı, biraz da gereği yok iken ele alınan İslâmcılık konusu. Bu kavram sosyolojinin bir gereği. Yaşanan süreçlerin bir sonucu. Türkçülük, Batıcılık, Osmanlıcılık ve İslâmcılık. Osmanlı devletinin kırılma döneminin en belirleyen süreci. Giderek tartışma konusu olan, hayattan çıkarılmak istenen, İslâm’ın yetersizliğinin özellikle ve ısrarla gündeme taşınmasının bir sonucu olarak Müslüman aydınlar, alimler ve şairlerin bir savunma ve tezleridir İslâmcılık. Ahmet Naim, Mehmet Akif ve arkadaşlarının bilinçli bir tezidir bu. Sırat-ı Müstakim, Sebilürreşad, Büyük Doğu, Diriliş sonrasında düşünce bağlamında bütün yönleriyle bir yaşama alanı oldu. Bilinç dünyası da diyebiliriz. Üstat Necip Fazıl ile özellikle Üstat Sezai Karakoç’un kavramsal olarak temel tezleri İslâm. Sezai Karakoç’un hemen hemen bütün eserlerinin özünü İslâm oluşturuyor. İslâm’ın Dirilişi temel bir tezdir. Çünkü bu, insanlık için zorunlu. Siyasada, sanatta, edebiyatta ve düşüncede İslâm’ın temel bir tez olması büyük bir çıkıştı. Müslümanların birliğinden ve bütünlüğünden söz ediliyor.
Müslümanlar bir gün aktif olarak siyasa şöyle ya da böyle yer alacaktı. Oluşan ortam bir siyasal hareket doğurdu ister istemez. Bu da Milli Görüş hareketi oldu. Dönemin koşullarında eksiğiyle fazlasıyla tam anlamıyla İslâmî bilinçli bir çıkış oldu. Eksiği şu ki, bunu sık dile getiriyorum. Bu samimi oluş ve çıkış düşünce ve sanat bağlamında yeterince beslenemedi, yararlanamadı. Bunu çok yönlü olarak düşünüyorum. Eğer Milli Görüş hareketi bu anlamda daha dikkatli olsa donanımlı bir gençlik ile sonuçları çok daha farklı olacaktı. Düşünce boşluğu ile ancak bir slogan gençliği oluştu. Milli Görüş hareketindeki kırılmaların asıl nedeni de bu. Milli Görüşten kopmaların asıl nedeni, düşünce boşluğu, birikimsizlik ve bilinçsizlik.
Turgut Özal ile başlayan liberal anlayış daha çok benimsenir oldu. Müslüman görünümlü ama liberal. Belki de en keskin kırılma bu dönemde. Çünkü Müslüman aydınların da kırılma dönemidir bu. Laik, liberal veya kapitalist sisteme Müslümanların adapte döneminin başlangıç olması. Faizcilik sisteminin en azgın dönemi de o zamandır. Repo faizlerinin aşırılığı nedense Müslümanları hiç de tedirgin etmedi. İslâm devlet düşüncesinin hayattan çıkarılma sürecidir de bu dönem. Müslümanca yaşayışlı birinin askerleri şort ile denetlemesi düşüncenin de çok önüne geçti. Yaşama tarzı, bakışı Müslümanları hiç de ırgalamadı. Kapitalist sisteme adaptesinin bu başlangıcı, Müslümanların sisteme adaptesi, uyumu ve kırılma dönemi olarak görülmeli. Sanat ve düşünce bağlamında Erdem Bayazıt’ın ANAP’ta milletvekili olması sanat ve düşünce çevresinin de kırılmasıdır. Bundan sonra iflah olunmaz bir dönem oldu. Siyasa ile bir yer kapma mesleği hayata daha çok egemen oldu. İslâmcılığın asıl kırılması bu.
Bunun etkisi bir dönem oldu. Siyasal anlamda Millî Görüş hareketindeki kırılmanın etkisi de Özal bakışlı bir siyasal anlayışın giderek karşılık bulmasıdır. İslâm’a özgü kavramların liberalize edilmesi, özü dışında ele alınmasına neden oldu. Devlet bilinci yitti. Artık İslâmî bir devlet ideali yoktu bu liberal akım için. Faiz sistemi içinde uyumlu muhafazakâr bir süreç başladı. Görünümü Müslüman, yaşama biçimi ve hedefleri bakımından liberal ve Anglosakson bir laiklik anlayışı.
  • yazılmış
  • ...de 2018 Monday 02 Jul
  • tarafından مدير سايت Aran News
N: tr-tr,Keyword_Content